Gazeteler geçmişte kendi habercileri ile habere ulaşırken, örneğin İstanbul medyasında bir gazete neresinden baksanız 300 dolayında muhabir ve gazeteci istihdam ederdi. Bu sayı büyük gazetelerde 800 ile 1000 arasına ulaştığı da oldu. Üstelik o yıllarda Anadolu Ajansı gerçek bir haber ajansı gibiydi, THA ve ANKA gibi saygı duyulan haber ajanslarımız vardı. Reuters, AP, TASS gibi yabancı ajansları da bunlara eklemeliyiz. Günümüzde çok yaygın olup o zamanlarda pek bulunmayan ise, kurumların kendi medya servisleri ve müşterileri için basın bülteni hazırlayan profesyonel danışmanlık kuruluşlarıydı.

İnternet ortamı, artık habere ulaşmada sınırsız olanaklar sunuyor. Her yurttaş bir haber kaynağı. Sorun, elinize ulaşan haber olabilecek istihbarat bilgi ve görüntülerinin gerçekliği, tutarlılığı... Tıpkı sosyal medyada kişilerin paylaşımları gibi, tehlikeli boyutlara ulaşabilecek spekülasyonlar içermesi.

Kurumlar ile yasal medya organlarının, birbirine saygı göstererek kuracağı iletişim, bu nedenle önemli. Belediyelerin ne idüğü belirsiz kişilere "yılın gazetecisi" ödülü vermesi noktasına gelen saygısızlık ve terbiyesizlik onarılmaz yaralar açsa da, insan "Bu ülkede de bir gün bir şeyler düzelir" demeden edemiyor.

Bigazete, Biga'da kurulan ve halen yayın yaşamını sürdüren ilk yasal internet haber sitesi. Maliye, SGK, KOSGEB, Biga TSO gbi tüm yasal yükümlülüklerini yerine getirir; marka tescillidir, buralarda pek bulunmayan Google'nın "Güvenli Site" onayına sahiptir. Uzun yıllar basılı gazete olarak yayınlandı, bilişim ve iletişim teknolojisinin gelişmesi ve bağımsız medyanın elinden basılı gazete yayınlama gücünün alınması nedeniyle, internet ortamında varlığını sürdürüp geliştiriyor. "Geliştiriyor" sözümüz laf olsun diye değil! Okur sayımız, sosyal medyadaki etki gücümüz Biga değil Çanakkale ili sınırlarını çoktan aştı. Bigazete bugün, Türkiye'nin 70 büyük haber sitesinden biri ve 2019 yılında ilk 50 arasında olacağı da açıkça görünüyor. Anadolu Ajansı ve İhlas Haber Ajansı abonesidir. Kamu birimleri üst yönetimlerinden, sivil toplum kuruluşlarından, şirketlerden günlük haber bülteni akışına sahiptir. Bigazete'ye ambargo uygulayan Biga Belediyesi ve Biga Kaymakamlığı onların çevresindeki etkiledikleridir. Bu ayıp onlara yeter!

Bigazete yalnızca bir medya organı değil, aynı zamanda bir medya okulu özelliği de taşıyordu. Mezun ettiğimiz ve Biga'dan metropol kentlere giden öğrencilerimizin bugünkü kariyer pozisyonlarına baktığımızda, gurur duyuyoruz. Mezun etmediğimiz biri hariç... Öğreticilerinin bilgi ve emeklerini kendi ürünüymüş gibi sahiplenerek "Ben olmasam Bigazete olmaz" noktasına kadar getiren cahil ahlaksızlığı, Bigazete okulundan atılmasının yalnızca bir gerekçesidir. O bile bugün, Biga'yı yöneten adamın akıl hocasıdır.

Bigazete, kurucusu ve 8 yıl boyunca yöneticisi olduğu için Adil Korkut imzası taşıyor görünse de, gerçek şu ki 7 yıldır Sabır Korkut tarafından yönetiliyor. Sabır Korkut'un 15 yıllık Bigazete öğrenim ve deneyimi, tüm öğrencilerin elbette üzerinde. Sırf kendi alçakgönüllü tavrı nedeniyle ön planda olmak istemedi, bizim meslekte bu olağan bir durum olduğu için yararlı da oldu,

Tüm yayın organlarında yayının hazırlandığı mutfağı yönetenler genelde adları bilinen gazeteciler değillerdir. Okurlar, genelde yazarların adlarını bilirler, sansasyonel haberleri izleyen habercilerin adlarını bilirler. Oysa asıl usta gazeteciler, adlarını bilmedikleri mutfaktakilerdir. Son yıllarda yayın yönetmenleri ve bazı mutfakta görev üstlenme düzeyine ulaşmış gazeteciler, köşe yazıları da yazarak "ünlü gazeteci" sınıfına girseler de, okurlar onları medya üreten gerçek gazeteciler olarak değil, haberleri yorumlayan yazarlar olarak tanıdılar.

Bu yazıyı Adil Korkut olarak ben yazdım. Bundan sonra belki izin verilirse belki bir daha yazabilirim; ama benim köşem değil. Tam 7 yıldır kendimin de istemeyerek de olsa Sabır Korkut'un bilgi ve emeğini sahipleniyor algısından duyduğum rahatsızlığım nedeniyle yazdım. Hayır! Bigazete'de okuduklarınızın tümü 7 yıldır Sabır Korkut elinden geçmeden yayınlanmıyor. Bugüne dek bazı basılı yayınlar hazırladık. Onların da Sabır Korkut emeği olduğunu itiraf etmeliyim. Ben ise Bigazete'de danışılan bir emekli gazeteciyim. Sağlığım elverdiğince de kendi köşemde yazılar yazıyorum. Profesyonel gazetecilik yaşamım çalıştığım medya kuruluşunca sık sık ödüllendirilecek düzeyde rekor haber üretimiyle geçse de, aslında ağırlıklı mutfak adamıydım. Bu meslek ünlü olmayı kaldırmıyor zaten. Ünlü olduğunda, bağımsız olamıyorsun.

Ben hep yemeklerin piştiği mutfakları merak ederdim. Medya mutfaklarını merak eden okurlar vardır, belki böylece onlara da bir kapı açmış oldum.